0 com

Çağıra çağıra şampiyon

2 gün geçti aradan daha yeni yazabiliyorum. 4 Mayıs'a kadar böyle. Şimdi de bir iki şey söyleyip kaçacağım zaten. Daha yazmak istediğim onca şey var ama napalım.

Voleybol Bayanlar Lig Kupası Fenerbahçe Acıbadem'in oldu. Çağıra çapğıra getirdiler şampiyonluğu. İsteye isteye şampiyon oldular. Eczacıbaşı'ndan daha istekli oldukları kesindi. Ben şans tanımamıştım Acıbadem'e. Ama bazen süprizler favori gibi oynayabiliyorlar işte voleybolda. Fenerbahçe erkeklerde yapamadığını bu sene bayanlarda gerçekleştirdi. Hayırlı olsun. Tebrikler.

0 com

Göreceğiz...

Fazla oy gelmemesine rağmen Eczacıbaşı'na gelen oyların Fenerbahçe'nin 2 katı olması buna rağmen seride şu an itibariyle Fenerbahçe'nin 2-1 önde olması bir çelişki olabilir mi?

Hep beraber izleyip, göreceğiz...


0 com

Turbo (18/18)

Uzun süre sonra tekrar Turbo'yu izleme fırsatı bulduk. Beklendiği gibi yine birinci bitirdi yarışı. (19'da 19) Mohaç Koşusu'nda rakiplerine şans bile tanımadı. Daha önce yükselen formuyla burada dikkat çektiğim Gelibolu en ciddi rakibiydi elbette. Ben de merakle bekliyordum bu ikisinin kapışmasını herkes gibi. Sonunda bu koşuda kapıştılar. Aslında elbette ki Gelibolu'nun kapasitesinin Turbo'ya yetişecek kadar olmadığını biliyoruz ama Turbo'dan sonra şu an en iyi 4 yaşlı Arap atı yine Gelibolu'dur, buna kimse itiraz etmez sanırım. Gelibolu'yu bile rahat geçip, yarşın sonlarında serbest bıraktı Karataş Turbo'yu. Şimdi heyecanla 19. yarışını bekliyoruz Turbo'nun. Keşke Ayabakan'da olsaydı, onla kapışsaydı diye içimden üzülüyorum sürekli. Keşke olsaydı...

Bu arada aynı gün şampiyon at Kafkaslı da Selim Kaya ile bir yarış sonra tekrar birinciliği göğüsledi. Kafkaslı'nın kazanmasına alışmış olmamaız elbette ki ikinciliğini bile yadırgamamıza sebep oluyor.

**
*tjk.org.tr'den alınmıştır.*
0 com

4 Mayıs ve yeni bir başlangıç

Cumartesi günü oynanan maçtan sonra bir türlü yazma imkanı bulamadım. Maçta bu kadar ruhsuz bir Eczacı'ya karşılık, süper motive bir Fenerbahçe'yi ikinci maçtan sonra beklemiyordum açıkçası. Eczacıbaşı'nın güçlü hücumlarına karşılık vermesine pek gerek kalmadı kanımca. Çünkü bu maçta kritik anlarda, hiç bir şekilde iyi hücum edemedi Eczacı. Etse de Fenerbahçe'nin bu motivasyonunu nasıl yıkabilirlerdi bilemiyorum. Elinden geleni yaptı Fenerbahçe ve kazanmayı bildi. Yalnız şunda eminim çoğu kişi hemfikirdir, Naz'ın son sette oyundan çıkması resmen maçı teslim etmekti Eczacı için ve öyle de oldu. Cuccarini'nin ne düşündüğünü bilemiyorum ama böyle kritik anlarda bu anları kaldırabilecek oyuncularla oynamak gerektiğine inanıyorum.

Cuma günü oynanan maçtaki Eczacı eminim bu seriyi kazanacaktır. Fenerbahçe cuma günkü maçtan sonra kendine bu kadar çabuk nasıl gelebildi, nasıl toparlandıysa, Eczacı'nın da bunu gerçekleştirebileceğini düşünüyorum. Fenerbahçe'nin yarınki maçı kazanamaması halinde son seriyi bitirmesi için pek bir şansı olduğunu düşünmüyorum. Kaliteli kadrosu ortada olan takım Eczacıbaşı ama bazen kaliteden de öte şeyler ile de kazanabilirsiniz. Özgüven, motivasyon, inanç ve hırs...

Bu arada neden vakit ayıramadım sorusuna da cevap vereeyim. 4 Mayıs'taki yüksek lisans tez teslimine kadar böyle gidecek. bundan sonrası benim için yeni bir milat olacak. Neyse araya maçı sıkıştırmayı başarabilirsem yarın spor salonunda olabilirim. Şimdlik bu kadar. İki takıma da bol şans bundan sonrası için..
0 com

Eczacı seriyi eşitledi 1-1

Maçtan yeni geldim sayılır. Rahat kazandı Eczacı. Yorumumu yarınki maçtan sonraya saklayacağım...

Fenerbahçe Acıbadem / Eczacıbaşı-Zentiva
0 - 3 (10-25, 24-26 ve 19-25)
0 com

23 Nisan

...Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı Kutlu Olsun.
0 com

Lig Kupası Finali: Eczacıbaşı Zentiva - Fenerbahçe Acıbadem

Lig Kupası finalini bu ikilinin oynamasını doğal karşılamaya başladık artık. Üçüncü sene oldu bu. İki senedir -yanlış da hatırlıyor olabilirim 3 sene de olabilir- Eczacıbaşı'na kaybeden Fenerbahçe bu sefer iddalı. Şimdi iki takımı karşılaştıralım.

Fenerbahçe Acıbadem: Kimleri geçerek geldiler bir bakalım. Çeyrek Finalden itibaren ciddi rakiplerle karşılaştılar. Bu turda Ereğli Belediyesi'ni elediler. Yarı finalde ezeli rakipleri Galatasaray'ı çok rahat geçtiler ki bu Galatasaray takımı Vakıfbank-Güneş Sigorata'yı eleyip gelen bir takımdı. Seri boyunca Fenerbahçe'nin gerçek oyununu göremedim ben açıkçası. Galatasaray elinden geleni yaptı ama Fenerbahçe'de yıldız oyuncuların çokluğu seriyi 3-0 ile getirdi. Fenerbahçe'nin uzunları ve hücumcuları, oyun yapısı incelendiğinde, doğru zamanda kullanıldığında kontrolü eline alabileceği görülüyor. Özellikle Seda, Eda ve yabancılardan Anja file önünde yüksek blokları ve smaçlarını doğru zamanlamayla kullandıkları zaman rakipsiz kalabiliyorlar. Servisler üzerine yoğun çalıştıkları belli. Özellikle Çiğdem, Seda ve Eda'dan gelen servislerin karşılanma zorluğu daha da artıyor. Bu servislerin kırılması Eczacı açısından seri boyunca kritik olacaktır. Yalnız GS serisinde dikkatimi çeken orta alana düşen toplarda FB'nin dublaj sorunu yaşaması. Özellikle orta alanda bıraktıkları büyük boşluklara gelen plaselerin karşılanması güç oluyor. Eğer seri boyunca buna çözüm bulabilirlerse, büyük bir handikap atlamış oalcaklar diye düşünüyorum. Her zaman söylediğim gibi Seda'nın performansı belirleyecek FB'nin şampiyonluğunu. Eda'nın tecrübesizce yaptığı hatalar sıklaşmadığı sürece de, Eda'dan alacağı verim yüksek olacaktır. FB'nin gördüğüm bir eksiği de yabancı oyuncuların kalitesi. Eczacıbaşı ile karşılaştırılığında büyük bir fark olduğu aşikar. Ne zaman ne yapacağı belli olmayan Anja'dan süreklilik beklemek yanlış. Oksana zaten sürekli oynayan bir oyuncu değil. Marina ise bana göre en olumlu yabancısı FB'nin. Oyuna sürekli aktif olarak katılmasa da, her hareketinin olmulu yönde etkilediğini düşünüyorum. Dediğim gibi seride ön planda olmayacaktır ama etkin bir rol üstlenecektir.

Eczacıbaşı Zentiva: Oyun anlayışı itibariyle Esra ve Mirka ikilisinin yanına bir de Neriman'ı koyarsak, Eczacıbaşı'nı tanımlamış oluruz. Özellikle Neriman'ın etkili olduğu her oyunda büyük bir üstünlük kuracağını düşünüyorum Eczacıbaşı'nın. Tabi her zaman yaptıkları beklenmedik hatalar olmazsa. Yarı finalde karşılaştıkları Türk Telekom serisinde baya yıprandı aslında Eczacı. Erken final olarak nitelemiştim bu seriyi. Fenerbahçe ile oynaycağı seri bu seriden daha kolay olacaktır. nAz'ın son zamalardaki performansını beğenmiyorum desem doğru olacak açıkçası. Daha iyi olduğuna eminim, ama bir türlü sergileyemiyor gerçek performansını. Diğer yandan Tracy ve Vesna ikilisinin takıma katkılarının pozitif olduğunu söyleyebilirim. Nancy'de de form düşüklüğü olması, Indesit Şampiyonlar Ligin'de de etkilemişti Eczacı'yı yine etkileyecektir. Final serisinde Nancy'nin olmaması Mirka'ya binecek yükü fazlalaştırsa da, Neriman'dan gelecek faydanın belki de üst düzeyde olması bu açığı kapatabilir. Neriman'ın süper servisleri -tabi Tracy ve Vesna'nın servislerini de es geçemeyelim-, Mirka'nın sert smaçları, nAz'ın harika pasları, Gülden'in muhteşem savunması ve Vesna'nın asansör smaçları ile Eczacıbaşı'nın seriyi alacağını düşünüyorum. Şunu da unutmamak gerek ki Fenerbahçe küçümsenecek bir takım değil ve bu bir final serisi.

Eczacıbaşı 0-1 Fenerbahçe
Bu arada ilk maçın sonucu 3-2 Fenerbahçe lehine sonuçlandı. Eczacıbaşı sahasında bu maçı verdi. Özellikle 2-1 iken verilen sette 19-12'den geri dönmeyi başaran Fenerbahçe'nin bu azmi ve inancı galibiyeti getirdi. Eczacıbaşı koçu Cuccarini'nin oyuncu değişikliği müdehalelerine anlam veremedim açıkçası. Fenerbahçe'de Seda'nın ortalama altı kalması, Eda'nın bu açığı kapaması ve Anja'dan beklenenden iyi performansı karşısında Gülden'in muhteşem savunması ve Neriman'ın süper hücumlarına destek gelmedi Eczacıbaşı'ndan. Kaptan Esra'nın böyle tutuk olduğu bir maç hatırlamıyorum. Esra'nın acilen devreye girmesi şart. Fenerbahçe 1-0 önde olsa da, oyun hakimiyetini hiç bir zaman alamadı Eczacıbaşı'ndan. Serinin devamı için umut verici bir şey değil bu. Göreceğiz bakalım Fenerbahçe Türkiye Kupası'nın rövanşını alabilecek mi seri sonunda?
0 com

Lig Kupası Yarı Final Dördüncü Maç(ı)

Tek seri kalmıştı. O da sonuçlandı. Dördüncü maçın ardından Eczacıbaşı Zentiva finale yükseldi. Türk Telekom'la finalde karşılaşması belki daha güzel olabilirdi. Ama şimdi İstanbullular'ı harika bir seri bekliyor. Kupayı kim kaldıracak? Eczacıbaşı Zentiva mı? Fenerbahçe Acıbadem mi? Yan tarafa da bir anket ekliyeveriyim diyorum. 3-5 voleybolsever girer de, belki oylar diye. Bakalım hayırlısı..
Daha sonra geniş bir değerlendirme yapabilirim diye tahmin ediyorum. Şimdilik bu kadar.
Sevgiler...
0 com

Ortaköy Yokuşu'nun Müdavimleri

Her akşam iş dönüşü, ama bazen okul dönüşü, artık çok nadir gerçekleşen Taksim dönüşü evime ulaşmak için katettiğim bir yol burası. Yokuşun iki tarafına baktığınızda sıradan apartmanlar, kendi çapında bir gelir kapısı olan küçük dükkanlar vardır. Sabahları ferahtır, hafta sonları taşıt trafiğinden yürümek zor, koşmak imkansızdır. Zaten koşmayı kim ister ki yokuşta! Neyse...

Ortaköy'ü bilenler belki de tahmin etmişlerdir bu yokuşu. Ortaköy'ün en meşhur yokuşu... Bence en meşhuru aslında. Her çıkışta gördüğüm onca meşhur, bu mütevazi yokuşun bir gediklileri aslında. Sahil şeridinden en mütevazi yaşamın sürdürüldüğü Ortaköy'ün en alımlı insanları onlar. Yokuşun en zengin, en popülerleri onlar. Onları her gördüğümde, güneş gözlüklerinin arkasından bana bakıp ne diyorlar acaba diye düşünüyorum. Belki artık onlar da beni tanıyorlardır. Bana Ortaköy yokuşu çocuğu falan diyorlarsa da şaşırmam. Bir dahakine birisinin açık camından eğilip beni tanıyor musun diye de sorasım var. Gerçi her seferinde ben arabadan içeri dik dik bakınca, kafalar diğer tarafa dönüyor genelde ama eminim göz aşinalığı da olmuştur.

Neyse boşverin ünlüleri asıl konu Ortaköy'ün en meşhur yokuşu. Yarın sabah yine ineceğim o yokuştan, akşam yine çıkacağım. Ola ki bir gün meşhur olursam, bilin ki bir sebebi de bu yokuş ve müdavimleri.
0 com

Tuncer Şengöz'den Borsa Analiz #16 Nisan 2009

Dow Jones Sanayi Endeksi’nde sıkışma bölgesi iyice daralırken, artık endeksin içinde hareket edebileceği bir konsolidasyon bölgesi kalmadı. Bugün, ya da en geç yarın endeks içine sıkıştığı bölgeden çıkacak.

Yukarıdaki grafik, teknik olarak DJI endeksinin son beş aydır hangi dinamikle hareket ettiğini gösteriyor. İnceleyelim:

Kasım 2008 tepesi ile Mart 2009 dibi arasındaki bölge eşit dört parçaya ayrıldığında, kısa-orta vadeli destek ve dirençler ortaya çıkıyor: Bu bölgenin denge seviyesi, bugünlerde endeksin kararsız hareketinin sınırını da belirleyen 8,100′de...
Tuncer Şengöz Hocamız'dan yine hirakia bir borsa analiz yorumu daha. Devamı için tıklayınız...
0 com

Lig Kupası Yarı Final Üçüncü Maçları

Üçüncü maçlar dün oynandı. Yorgunluktan burayı açıp 2 cümle yazamadım. Dünkü maçlar harikaydı. İkisi de final serisi kalitesinde geçti. Özellikle Eczacı-Telekom maçı seyir zevki açısından mükemmel kalitedeydi. 3-2 kazanan Eczacı kadar Telekom'da haketti maçı. 2-1 öne geçtikten sonra, uzatmalarla kaybetmek üzücü oldu Telekom için. Ama bu maçla seriyi sanki 3-2 bitireceklerini gösterdiler. Ama 3 kim olur orasını kestiremiyorum. Telekom saha avantajını kullanmasını çok iyi bilen bir ekip. Son iki maçın Ankara'da olduğunu varsayarsak, Eczacı'nın 2-1'i çok da avantaj değil. İkisi için de %50 olarak görüyorum final şanslarını.

Finalin ilk takımı da beklendiği üzere Fenerbahçe oldu. Ezeli rakipleri Galatasaray'ı bu seride ilk kez bu kadar zorlandıktan sonra 3-2 ile geçtiler. Maçın servisler üzerine kurulu oynanması biraz sıktı ama çekişme olması heycan yaratmaya yetti. 2 saati geçen maç süresi ile izlemeye değer bir maç oldu.

GS özellikle Seray'ın hücumları ile maçta üstünlük kurmayı denedi. Seray'ın bu sene kiralık olması iyi haberdi ama seneye Eczacı'nın, oyuncusunu artık oynatmak üzere geri çağıracağını düşünüyorum. Nancy'ye benzer bir oyun yapısına sahip olması, genç olması bence büyük avantaj. Şimdiye kadar Eczacı'da haketmediği halde hep yedek bırakılan süper solak Seray Altay'ın artık takımda ilk 6 başlama zamanı geldi.

Aldığı 2 set haricinde maçta üstün bir performans sergilediği pek söylenemez GS'nin. FB ise hep aynı karakterde bir oyun oynuyor. Maç içinde eksiklerini kapatmaya yönelik hamleler hep zayıf kalıyor. Maçta orta alandaki manşetlerde zayıf kalınması iki sete mal oldu. Bir türlü çözüm üretemediler de. Seda'nın etkin oyunu ve Çiğdem'in harika servisleri ile maçı kazandılar demek doğru oalcaktır. Eda'nın da eskisi gibi olması milli takım açısından önemli. Biraz daha oyuna katkı sağlamalı diye düşünüyorum. FB'nin en potansiyelli oyuncusu aslında.
0 com

Lig Kupası Yarı Final İkinci Maçları

Üçüncü maçların arifesinde oynanan ikinci maçlar sonunda Eczacıbaşı Zentiva beraberliği sağlarken, Fenerbahçe şaşırtmadı ve ikinci maçta da 3-0 ile rahat kazandı. Bugün oynanacak üçüncü maçlar öncesi Eczacı-Telekom serisi 1-1 olurken, Fenerbahçe-Galatasaray serisinde FB 2-0 öne geçmiş oldu. Eczacı'nın 3-0 ile kazanması final için bir göz kırpmaydı. Bu galibiyetin ilk maçı 3-2 ile yitirdikten sonra gelmesi de önemli. Eğer yarınki maçı da rahat geçerlerse, seri 3-1 ile sonlanacaktır diye düşünüyorum. FB için Seda her zaman kritik olacaktır. Seda'nın performansının arttığı her maçta bir adım önde olduklarını düşünüyorum.

Bu arada Arkas hakkındaki yorumumda yanıldım. Adamlar Mars'ı bırakın İzmir'de oynayıp yenemediler Fenerbahçe'yi. Fenerbahçe finale kalırken, asıl alkışı hakedenler İzmir seyircisi oldu. Hepsi Arkas'ın arkasında oldular ve desteklerini bir an olsun eksiltmediler. Hepsine büyük bir alkış da benden gelsin...
0 com

Lig Kupası Yarı Final İlk Maçları

İşten güçten hatta tezden vakit bulupta maçlara gitmeyi bırakın Tv'den bile izleyemiyorum. Cuma günü bayanlar lig kupası maçlarının ilk finalleri oynandı. İstanbul derbisini Fenerbahçe rahat kazandı. Aslında derbi dediğim için hani sonuç ne olur bilinmez diyebilirsinizi ama bu serinin galibi sanırım belli. Fenerbahçe süpürebilir Galatsaray'ı. Çok zorlanacaklarını sanmıyorum.

Diğer taraftan Ankara'da oynanan maçta 3-2 ile gülen taraf Türk Telekom oldu. Eczacıbaşı'nın attığı maç sayılarını iyi çevirdi Türk Telekom ve uzayan maçta avantajı eline alabildi. Eczacı'nın uzayan maçlarda ne yapacağı belli olmuyor ama voleybolun bazı gerçekleri de 2-1'den dönen maçların sıklığını ortaya koyuyor. Ben erken final olarak nitelediğim bu eşleşmeden Eczacı'nın Türk Telekom'un kurt oyuncuları karşısında çok daha zorlanacaklarına inanıyorum. Özellikle takip ettiğim oyuncuları var Eczacıbaşı'nın ve onların performansı gerçekten çok önem kazanıyor bu serilerde. Genç olmalarına rağmen büyük ve prestijli turnuvalarda deneyim kazanmaları ve kendilerine olan özgüvenlerinin artması, onlardan beklentileri de arttırdı doğal olarak. Açıkçası daha iyi olmalılar. İstanbul'da yaşayan birisi olarak Eczacı'nın kazanmasını çok isterim tabi ama Türk Telekom'da finale çıkarsa, hakederek çıkacaktır eminim. Fenerbahçe Acıbadem'in finale yakın olduğunu düşündüğümüzde, süper bir yarı finalden, mükemmel bir final bizleri bekliyor olacak.

Bu arada söylemeden geçemeyeceğim. Erkeklerde Fenerbahçe öyle bir havaya girmişti ki, Arkas'ı öylesine küçümsediler ki, şimdi seri 2-2. İzleyip göreceğiz, Arkas Mars'ta olsa alır bu seriyi...
0 com

Voleybol Bayanlar Lig Kupası Yarı Finalleri

Çeyrek final eşleşmelerini gördükten sonra yarı finaller belli demiştir çoğu kişi eminim. Eczacıbaşı Beşiktaş'ı rahat geçer, Vakıfbank Güneş Sigorta Galatasaray karşısında zorlanmaz, Türk Telekom Karışıyaka'ı eler,Fenerbahçe Acıbadem yine Konya Ereğli'yi rahat geçer denmiştir. Normal şartlarda da bu süper 4lünün yarı final oynaması kaçınılmaz olmalıydı. Eczacıbaşı'nın kolayca yarı finale atlaması, Türk Telekom'un ve Fenerbahçe'nin hedeften şaşmamaları dışında tek süpriz Güneş'ten geldi. 2-1 ile Galatasaray'a elendiler. Açıkçası bu sezonki süper kadroalarına rağmen, her kupadan erkenden elenmeleri büyük şok. Tek tesellileri final gurubunu birinci sırada tamamlamaları olacak sanırım.

Şimdi sırada Eczacıbaşı - Türk Telekom eşleşmesi var. Erken final gibi bir eşleşme oldu bu. İki tarafın da birbirine karşı büyük üstünlükleri var ve bu anlamda çekişemeli bir seri olacağı kesin. Kazanan tarafın Lig Kupası'nı %75 oranında alacağını tahmin ediyorum.

Diğer eşleşme de İstanbul derbisi. Hafta sonu oynanacak futbol derbisine nazire eder gibi voleybolda da eşleşti takımlar. Fenerbahçe'nin rahat geçeceğine inanıyorum ama derbi olduğu için de süprize hazırım.
0 com

Infomag Nisan

Infomag'in Nisan 2009 sayısının ana konusu Ekonomistler ve krize bakışları. Konunun anlatımında da Anonim bir söze yer vermişler:

"Tanrı ekonomistleri, hava durumu tahmincileri kendilerini daha iyi hissetsinler diye yarattı."

İşte bu sözden yola çıkarak, ekonomistlerin 2007 başından beri yazdıkları yazıların dikkate alındığı büyük bir araştırma yapılmış ve ekonomistlerin kendileriyle yüzleşmeleri sağlanmış. Hepsiyle tek tek görüşmeler yapılmış ve fikirleri alınmış. Ortaya çıkan çalışmanın gayet başarılı olduğunu söyleyebilirim.

Ayrıca Türk Telekom'un CEO'su Paul Doany ile 2009 hedefleri ile ilgili söyleşi, Astoria AVM'nin yaratıcısı Vedat Aşçı ile lüks yaşam standartları ve projeleri ile ilgili söyleşiler de yer almış. Küresel ekonomik görünüm kısmında Standard & Poor's raporu yer almakta. Yatırım kısmında özellikle Dolar'ın seyri ile ilgili yatırımcıya kritik bilgiler verilmiş.

Mithat Bereket ve Serdar Turan küresel ısınma ve su sorunu üzerine yazdıkları yazılarla İstanbul'da gerçekleştirilen 9. Dünya Su Forum'unda konuşulan, tartışılan noktalara değinerek yorumda bulunmuşlar.


Portre kısmında yer verilen 3 isimden biri Türkiye'nin köklü reklam ajanslarından biri olan Manajans/JWT'nin yeni Başkanı Zeynep Başaran tanıtılmış. Diğer bir portre de, YASED'in Yönteim Kurulu Başkanığı görevine getirilen HSBC Türkiye CEO'su Piraye Antika. Son portre ise BP'nin 3 kıtadan sorumlu Bölgesel Başkanlığa getirilen Tufan Erginbilgiç. Kariyer ne demekmiş bu bölümden öğreniyorum her sayıda.


Dikkatimi çeken bir konuda Bakış kısmında yer verilen Nükleer Enerji'nin Türkiye için gerekliliği. Zaten yıllar öncesinden bilinen bir gerçek enerjinin yetersiz kalacağı. Belki 30 yıl içinde belki daha kısa süre içinde Nükleer Enerji'ye muhtaç olacağımız açıkken hala bazı çevrelerden buna köstek olunması anlamsızlıktan öteye geçmiyor benim için. Rakamlar ortada, üretimin teknolojisi belli, çevreye olan duyarlılığı belli. Her şey ortadayken yoruma bile gerek yok aslında.
0 com

İlk yazı

Gündemin %75'ini oluşturan futbol blogları arasından, kendine yer edinme çabası içinde olan herhangi bir yazı tahtası değil burası. Herhangiliğin sınırlarından çıkmayı deneyen, gereksiz yaratılan tozbulutu arasında farklılığını ortaya koyan bir platform burası. Olağan gözüken şeylerin altında yatan gerçekliğin, aslında çok üstün nitelikler olduğunu fark edebilmenin ortaya çıkardığı bir platform burası...
Not: Bundan önceki yazılarım www.papaboubadiop.blogspot.com adresinden taşınmıştır.
Add to Technorati Favorites